“Ben” ile işâret edilen varlığımdaki İlim eksikliği (eDNã) “ben”in “DüNYası”, Allãh’tan uzak olma durumu da “Cehennemi”dir. “Ben”deki İlim eksikliği “burayı”, “Cehennem” “mekân”ı olarak algılatır.
Cehennemdir “mekânda” gördüğüm annem, babam, sevdiğim, etrafım! (Zamansal, boyutsal) Ötede değil, hemen şimdi, “burada”, “Ben” dediğimde.
“Ben”, “burada” toprak/ateş yaratılışlı ins/cin, şeytan, İblis olur. Bende Saklı.. yazısına devam et
Nedense ezberlediklerimizi, atalarımızdan
Özellikle son yıllarda Evrimsel sürecin bir Yaratıcı’yı reddetme anlamına geldiği yönünde yoğun bir propaganda ile karşı karşıyayız. Belirli bâzı odakların çıkartmış olduğu yayınlar, inançlı insanları
Einstein’ın uzay-zaman hakkında bilinenlerde köklü bir değişiklik yapışına kadar bilim insanları Newton’dan aldıkları mirasla zamanı uzaydan ve gözlemciden bağımsız ve değişmeyen mutlak bir süreç olarak düşünmüşlerdir. Einstein devrimi ile birlikte ise uzay ve zamanın gerçekte birbirine bağlı olup uzay-zaman bütünlüğünü oluşturduğunu ve sağduyumuza ters gelse de algılayıcının durumuna göre değişken bir yapı kazandığını öğrenmiş olduk.
“Çekim yasası”, “Yakarış” gibi zihin gücü veya DUA gibi iç farkındalığın kudreti sonucunda dilediklerimizin gerçekleşiyor olması -bu eylemleri ve sonuçlarını önceden (!) hazırlamış veya hazırlamakla sorumlu -onay merkezinde kurulu- bir tanrı olmadığına göre- bizlere alınyazılarımızın