İlk önce beynin çalışma hızının, kalitesinin artması için bedene, kan dolaşımına, uyku kalitemize, yiyip içtiklerimize dikkat etmek, besin takviyeleri kullanmak, haftalık egzersizler yapmak, optimize ve çözüm odaklı düşünmek, güler beyinli ve yüzlü olmak, vs. gerekir. Daha fazlası herhangi bir kişisel gelişim sitesinde/kitabında/paylaşımında bulunabilir. Bunlar sağlıklı düşünebilmek için işin A, B, C’sidir.. Temel yani.. Sağlıklı Tefekkür için.. yazısına devam et
Kategori arşivi: Tasavvuf
Afaki Tefekkür
Beş duyumuzun sınırlı bakış açısı yerine, Tefekkür gücümüzün sınırsızlığı kadar âlemleri görebilmemizi sağlayan ilmî dokumuzun besleyicisi ayette de vurgulandığı üzere Göklerin ve Yerin Yaratılışı/Doğası konusudur.
İnsanlığın objektif/afaki (~dış dünyaya dönük) aklının somut temsili ve yeterli düzeyde öğrenilmesi, araştırılması gereken bilimsel bilgi; sübjektif, ben-ötesi, aşkın/enfüsi (~iç dünyalarına dönük) aklının (~gönlünün) enginliğinin yer yer metaforik/alegorik aktarımı ve inceden inceye, tafsilatıyla değerlendirilmesi gereken ise mistik/dini/tasavvufi bilgidir. Afaki Tefekkür yazısına devam et
Tefekkür
Bilincimizi gürültüye boğan beyindeki dedi-kodunun kırılmasıyla kaba ağırlıklarından kurtulan ve hafifleyen bilincimizde kurulagiden Şuûr sarayının ilmî dekoru Tefekkür ile bir başka koku verir.
Fikri, zihni zorlama ve düşüncede derinlere inme süreci anlamına gelir teFeKküR kelimesi. Arapçadaki FeKeRe; yani “fikir, düşünce sahibi olmak, düşünmek” eylemine “şedde” işareti ile “şiddet, güç, derinlik” kazandırılarak, sözcük basit, sıradan, gündelik bir düşünce trafiği olmanın ötesinde yeni bir derinliğe, kimliğe bürünür. Tefekkür yazısına devam et
SubhanAllah
SubhanAllah… Mutlak Varlık, ayrıca varlık vererek hata ettiğimiz sanal kişilik, kimliklerden beridir! Allah (>Mutlak sınırsızlık) âlemlerden (sınırsızlıklardan) ötedir, tenzih edilmiştir.
Allah’ın Gizli Hazinesinden bilmek (algılamak) ve bilinmek (algılanmak) için açığa çıkan ve “şey” adını alan her bir varlık ilahi bir öz taşır, ilah olan Allah gereği.
Ve O, gökte İlâh’tır ve yerde İlâh’tır (Zuhruf-84)
Ama yaratılan hiç bir “şey” ilah değildir, ilah edinilemez.
“İki ilah edinmeyin, O ancak tek bir ilahtır” (Nahl-51) SubhanAllah yazısına devam et
Evrenin sembol diliyle Habil ve Kabil
Âdem ismi ile işaret edilen, kendinde sınırsız Şuûr platformunu hisseden, tadan kişi psikolojik olarak dünyaya döndüğünde kendisinde bundan sonraki süreçte iki hâl (iki Âdem evlâdı – Habil ve Kabil -) hâsıl olur, doğal olarak.
Âdem, Arapça’da “Adem”, yani “yokluk” kelimesi ile kelimenin baş tarafına gelen “Elif” harflerinden oluşur. Elif, tasavvufta, ilk, evvel, her şeyin başlangıcı, yani Allãh’ı temsil eder. Bu kombinasyonla Âdem, Allãh ile var olduğunun bilincinde olan “yokluk” şeklinde de tevil edilebilir. Veled, çoğulu evlad ise, kişiden doğan yeni bilinç halleridir.